Ölmek istemiyorum

Written in

by


Ya da ölmek istemediğimize inanıyoruz. İnanmak zorunda kalıyoruz?

Ölüm bir süreç. 

Doğuyoruz, okuyoruz, çalışıyoruz, gezip tozuyoruz derken…

Son zamanlarda sorguladığım şey ise şu: Biz ölmek mi istiyoruz?

Havalimanına geliyoruz uçuş saati bir an önce gelsin istiyoruz.

Okula yazılıyoruz bir an önce mezun olmak istiyoruz.

Yöneticimiz bir iş veriyor hemen bitirmek istiyoruz.

Spora giriyoruz bitse de duşa girsem diyoruz.

Hızlı dönmek, hızlı dönüşler yapmak istiyoruz tüm maillere.

Yeri geliyor sabırsızlıkla çocuğumuzun doğmasını bekliyoruz.

Hastamız bir an önce ameliyat bitsin, oradan çıksın istiyoruz.

Sürekli bir şeylerin bitmesini beklerken ya da bitmesi için çalışarak hayatımız geçiyor.

Bitmesin dediğimiz ne var bilemiyorum. 

Daha net bir soru sorayım: Sıkılmadığımız ne var?

Eminim herkes bunu sorgulamış ve kendine sormuştur. Kişisel gelişim kitapları da özelde anı yaşamaya odaklanıyor ya odaklamaya çalışıyor. Kaliteli zaman geçirmeyi anlatmayan yok.

Ama kimse her tamamlanan yapılacaklar listesi sonrası ölüme biraz daha yaklaştığını düşünmüyor.

Bence artık yavaşlamanın zamanı geldi de geçiyor. İnsanlar yorgun, dünya yorgun. Sanki?

Atalarımızdan daha fazla yaşamaya başladığımız şu zamanlarda artık tadını daha fazla çıkartmanın daha verimli yaşamanın zamanı geldi de geçiyor. Sanki?

İşin ironi tarafı uzun zamandır fırsat bulamamıştım bu satırları karalamaya… Uçakta yazdım. Bir an önce havalimanına inmeyi beklerken…

Şimdi size soruyorum, başlıkla ne kadar çelişiyorum? Çok mu, az mı? 🙂

Bu da yazıyı yazarken çektiğim fotoğraf:

Tags

Categories

Yorum bırakın