Taşınırken aklıma bir kaç şeyler fısıldandı. İşler bitsin bunuda yazarım blogcuğuma dedim. Eski iş yerinde tüm kutuları bantladık yeni yerimize geldiğimizde de sökmeye başladık. Hangisi daha zor iş?
Fiziksel harcadığın gücü varsayarsak kesinlikle sökmek daha zor gibi geliyor. Sökmek mi denir çıkarmak mı neyse artık. Lakin bantlamak bana daha zor geldi. Oysaki yapıştırmak hiçde zor bir iş değil gibi.
Sökerkende yapıştırırkende eğiliyorsun. İkisinde de ellerini kullanıyorsun. Lakin yapıştırırken kafanıda kullanıyorsun. Neden? Tabii ki doğru düzgün yapışması için. Oysa sökerken öyle bir takıntın yok. Yeterki sökülsün. Ama yapıştırırken öğle değil. Tam kutunun ağzına gelmeli. İyi yapışmalı, katlanmamalı. Falan feşmekan. Buradan akli yorgunluğun fiziksel yorgunluktan daha büyük hasar verdiği varsayımı çıkarılabilir. Siz siz olun yormayı o beyinciğinizi.
Ne tembel bir adamım ben yaa. Bir bantı bile yapıştırırken aklımdan kaç tane yorgunluk hikayesi ve kurgusu geçiyor. Neyse bana katılacağınızı umarak tembel olmadığımı düşünmeye başlamaya çalışıyorum 🙂
Yorum bırakın